Türkiye’de, gıda enflasyonu karşısında kendini en ezelmiş hissedenler asgari ücret ve altında maaş alanlar oluşturuyor. Faturalar ve kiralar bir yana sadece mutfak harcamalarıyla bile baş etmek oldukça zor onlar için. Çünkü artan enflasyon alım gücünü düşürdü, maaşları eritti.
Asgari ücret belirlenirken komisyon toplanıp TÜİK’ten de görüş alıyor. TÜİK’in kağıt üstündeki rakamıyla etiketlerde uyuşmuyor ama son 3 yılda enflasyon TÜİK’in kendi sayfasındaki rakamlarla bile çelişiyor.
Asgari ücretli oran olarak yüksek zam almış gibi görünsede 1 yıl boyunca o maaşla idare etmek zorunda. Ocakta aldığı ile Aralık’ta aldığı aynı ama ürün etiketlerinin fiyatı aynı değil.
Örneği Karnabahar, Ocak ayında tanesi 10 liraydı. Bu gün 30 liradan satılıyor.
100 LİRA 87 LİRAYA DÜŞTÜ
Ekonomist Oğuz Demir ise asgari ücretlinin durumunu şöyle özetliyor, “Asgari ücretli sene başında yüzde 21,56 zam aldı. O aydan bu yana TÜİK rakamlarıyla enflasyon yüzde 13. Yani asgari ücretlinin 100 lirası 87 liraya düştü. 2 bin 825 liraya Ocak ayında alnına bilen malı bu gün satın alabilmek için 3 bin 300 lira parasının olması gerekiyor asgari ücretlinin.”
